Taş Medrese

Taş Medrese

Taş Medrese, tarihi kent merkezinde Ulu Cami’nin kuzeybatısında, kendisinden başka mescit ve türbeden oluşan küçük külliye niteliğindeki kompleks içinde yer alır. Medrese ve mescit üzerinde herhangi bir kitabe yoktur. Türbenin giriş kapısı üzerinde bugün okunamayacak vaziyette tahrip olmuş bir kitabe yer almaktadır. Vakıf kayıtlarına göre medresenin Dulkadiroğlu Beyliği döneminde 15. yy sonları veya 16. yy başlarında Alaüüdevle Bey tarafından inşa ettirildiği anlaşılmaktadır. Medrese, Dulkadiroğlu Beyliği zamanından günümüze ulaşan şehrimizdeki tek medresedir. 1920’li yıllara kadar fonksiyonunu devam ettiren Taş Medrese, bu tarihten sonra 1947 yılına kadar atıl ve bakımsız bir vaziyette kalmıştır. 1947’de yapılan onarımla 1961 yılına kadar müze olarak hizmet vermiştir. 1962-1982 yılları arasında müftülük binası olarak kullanılmıştır. 1991-1992 yılları arasında restorasyonu yapılarak bir ara Kültür Bakanlığı Kütüphanesi olarak kullanılmıştır. Bu dönemden sonra ise Kur’an Kursu ve ibadethane olarak hizmet vermiştir. Medrese açık avlulu tek katlı medreseler grubunda yer alır. Besim Atalay, “Maraş Tarihi Coğrafyası” adlı eserinde medresenin 1920-1921 yıllarında iki katlı olduğunu belirtmiştir. Avlunun kuzey tarafından dama çıkış merdivenleri bu ifadeyi desteklese de başka yazılı veya görsel kaynaklarda medresenin iki katlı olduğuna dair bilgiye rastlanmamıştır. Taş Medrese’ye kuzey taraftaki beşik kemerli kapıyla girilmektedir. Ortada dikdörtgen avlu yer alır. Avlunun ortasında kare kesitli küçük bir havuz bulunmaktadır. Avlunun batı tarafında üç eyvan yer alır. Kuzey taraftaki iki eyvan kapatılarak birer odaya dönüştürülmüştür. Güney taraftaki eyvandan batıya açılmış dikdörtgen formlu bir pencere yer almaktadır. Medresenin eyvanlarının üzeri içten beşik tonozla dıştan ise sac kaplı düz beton ile kapatılmıştır. Medrese tamamen kesme taştan inşa edilmiştir. Mülkiyeti Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne ait olan Taş Medrese Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsislidir.

Sektörleri Bir Araya Getiren Güçlü Fuar Platformu

Gli Fuarcılık, yalnızca bir fuar organizatörü değil; üretim, ticaret ve kalkınma için köprü kuran bir vizyon hareketidir.

Bir Kediden Doğan Marka Hikayesi

GLİ markası, Ayasofya’nın ünlü kedisi Gli’den aldığı ilhamla doğdu. Zarafet, liderlik ve ilham veren bir duruşu temsil eden bu hikaye

İlginizi Çeken Konuları Kategoriler Arasında Keşfedin

GLİ Fuarcılık Blog kategorileriyle inşaat, kuyumculuk, fuarcılık, bölgesel kalkınma ve teknoloji alanlarındaki içeriklere kolayca ulaşın

Sektörden İlham Alan, Geleceğe Yön Veren Yazılar

GLİ Fuarcılık Blog’da inşaat, kuyumculuk, fuarcılık, bölgesel kalkınma ve dijital dönüşüm alanlarındaki güncel gelişmeleri, sektörel analizleri ve ilham veren marka hikâyelerini keşfedin.